10 Mayıs 2016 Salı

Zamanda Yolculuk, Masumiyet Müzesi

    Orhan Pamuk kitaplarını sevdiğimi artık biliyorsunuz. Masumiyet Müzesi'de okuduğum ikinci kitabıydı sanırım bundan bir 7-8 yıl önce.. Açıkçası o objelerin abartılı anlatımları, biriktirilmiş onlarca eşya, saklanmış her bir parça bana abartılı gelmişti. Ama hikayenin yarattığı gerçekçilik, beni oldukça etkilemişti. Uzun bir süre sonra Masumiyet Müzesi'ne gidebilme fırsatı yakaladım ve o zaman anladım ki gerçekten muazzam bir çalışma ve kurgunun eseriymiş; laf söyleyebilmek haddim değilmiş.

     Müzeye giriş kitabınızın son sayfasındaki davetiye ile ücretsiz. Ancak kitabınız yoksa, öğrenci 10, tam 15 TL. Orhan Pamuk'un sesli anlatımı içinse ekstra 5 TL ödeme yapıyorsunuz. Sesli anlatımda uzun ve kısa anlatım tercihi mevcut; siz istediğinizi tercih edebilir merak ettiğiniz kutuların hikayelerini kısa anlatım tercih etseniz bile; kutuların üzerindeki numaraları tuşlayarak dinleyebilirsiniz.


 Müzeyi Orhan Pamuk'un anlatımı ile gezmeyi tercih ettik biz. Bazen kendi kurduğu pasajları bazende romanın içerisindeki bölümlerde Kemal'in anlatımlarıyla kitabı baştan sona tekrar yaşadım. Böylesi bir kurgu, böylesine bir gerçekçilik... Çukurcuma'da bulunan masumiyet müzesi tam da roman da anlatılan Füsun'un evi.. 3 katlı bu şahane eski rum evinde giriş katta sizi romanda bahsi geçen biriktirilmiş 4213 adet sigara izmariti karşılıyor.

Füsun'un meşhur küpeleri.. Hayalimde çok daha farklıydı, oldukça zarif..


Kitapta anlatılan bir çok eşya kutular içerinde hikaye edilerek sergilenmiş, her bir kutu numaralanmış ve kitaptaki pasajlarla ya da Orhan Pamuk'un anlatımlarıyla süslenmiş. Bu yüzden sesli anlatımı tercih etmeniz daha keyifli olacaktır.


Öyle bir kompozisyon kurulmuş ki, romanda ki satırları gerçek kılmak için öyle bir araştırma, biriktirme, dekor etme süreci geçirilmiş ki insan hayran kalıyor.


Kemal'in hediye ettiği kelebekler...Hepsi birbirinden güzel, bunların hepsini bulmak toplamak ise ayrı bir çaba...


3 katlı bu müzede çatı katında Kemal'in odasını bulacaksınız. Duvarlarda ise bu müzenin ve romanın, hayat buluş aşamasındaki Orhan Pamuk çalışmalarını.. Dikkatle inceleyin, sonra romanı tekrar gözden geçirin. İlk cümle ve son cümle ilişkisini müzede de sonuna kadar hissedeceksiniz. Bu kadar gerçek ama bir o kadar da kurgu olan bu dünyaya, yolunuz Çukurcuma'ya düştüğünde muhakkak gidin. 

13 yorum:

  1. Orhan Pamuk ile yıldızım barıştığı zaman belki ...
    Ama senin adına sevindim ... Sevilen bir kitap içinde yaşarmış gibi ne hoş olmuş ...,
    Keyifli akşamlar

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kitabı okuyunca müze bir bütünlük kazanıyor belki ama sırf bahsi geçen dönemi ve eşyaları da görmek için gidilebilecek bir yer..
      Teşekkür ederim, sevgiler :)

      Sil
  2. Hiç Orhan Pamuk kitabı okumadım henüz. Ama şimdi kitabı da müzeyi de çok merak ettim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kitap bir yerden sonra sıkıyor gibi ama müzeyle birleşince gerçekten oldukça etkili; tavsiye ederim :)

      Sil
  3. Şimdi ben anlamadım. Masumiyet müzesinin romanı mı yazılmış yoksa romandan sonra masumiyet müzesi mi yapılmış? Cahillik diz boyu ya :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Roman 2008'de basılmış; yazım aşamasında da Orhan Pamuk'un aklında müzeyi açmak varmış. Zaten kitap içerisinde müzeye ücretsiz giriş içinde bir bilet bulunuyor. Ancak müzenin tamamlanması ve açılması 2012'de gerçekleşmiş.

      Sil
  4. Ben de Didem'e katılıyorum:)))))yıldızımın barışacağını da sanmıyorum ilaveten:))ama ilginçmiş, kitabı okumadığım için böyle gerçekten bir müze ile ilintili olduğunu bilmiyordum. Müzeyi görüp esinlenip roman mı yazmış? Yoksa tam tersi mi? Merak ettim. Teşekkürler. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aslında kitabı yazarken müze fikri varmış, her bir objeyi o kadar detaylı ve o kadar üzerinde durarak anlatıp betimlemiş ki açmasa olmazdı bence :) Belki de böyle bir müze açabilmek için roman yazdı. Ancak müzenin tamamlanması kitabın yayınlanmasından çok sonra gerçeklemiş. Kitabı okurken de müzeyi gezerken de insan zaten tüm bunlar gerçek mi, karakterler gerçekten mi yaşamış diye ikilemde kalıyor.. 2014'te ise müze "Avrupa'da Yılın Müzesi" ödülünü kazanmış. Gerçekten hem edebi hem de görsel anlamda oldukça ilginç, başarılı bir çalışma olmuş bence :)

      Sil
  5. Gitmene çok sevindim ben açıkçası :) Ben Masumiyet Müzesi'ne kitabı bitirdiğim gibi gitmiştim ve göz yaşlarımı tutamamıştım doğrusu... Her yerde bir hatıra, her yerde sevgi parçaları... Ama tek başına olunca insan birisine dönüp; bak bunu hatırladın mı ya da bu nasıl bir sevgi yahu diyemiyor insan... Oraya biz Türk insanından daha çok turistler gidiyor, ben de onlarla sohbet etmiştim. Hatta bir sene sonra tekrar gelelim diye sözleşmiştik ne kadarı aklımızda kalıyor diye. Keşke daha çok edebiyata dair müze olsa :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet ben gittiğimde de japon turistler vardı.. Yanımda arkadaşımın olması ve kitap hakkında sohbet edebilmemiz de gerçekten keyifli oldu; çünkü orada bahsi geçen şeyleri görüp ince ayrıntısına kadar planlanmış olduğunu fark etmek insanı bir hayli şaşırtıyor..

      Sil
  6. Masumiyet Müzesi kitabını ben de çok beğenmemiştim. Kitaptaki aşk bana saplantılı bir duygu gibi gelmişti ve hoşuma gitmemişti ama müzeyi görsem belki kitaptan daha çok etkilenirdim diye düşünüyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bende oldukça abartılı bulmuştum ancak müzeyi görünce kitapta neden bu kadar abartıldığını ve vurgulanmış olduğunu anlamış oldum.. Yolunuz düşerse gitmenizi tavsiye ederim :)

      Sil
  7. Çok beğendim bende yazdım içim acıyarak

    YanıtlaSil