28 Kasım 2014 Cuma

Plak Nasıl Temizlenir?

    Binbir uğraşla bulduğumuz, bazen dinlemeye bile kıyamadığımız güzelim plaklarımızın bakımını da aksatmamak gerekiyor. Nasıl bakım yaparım diye düşünüyorsanız buyrun efendim size bir kaç öneri:

    Ne yazık ki yapısından dolayı plaklarımızın fazlaca toz çekme durumları var, bu da pikabımızın iğnesine zarar verebiliyor, tozdan arındırmamız gerekiyor. Bir de dış kapakları zamanla yıpranma yapabiliyor hem kullanım hem de sıcak, soğuk, nem gibi durumlar buna etken. ilk günkü gibi kalsın aman bozulmasın diyorsanız ben ekstra bir naylon kılıfın içinde saklıyorum plaklarımı; internet sitelerinde de cüzi miktara satılan bu kılıflara ulaşabilirsiniz ama ben bir kısmını Ege Plak'tan edinmiştim. 




   Plağın üzerindeki toz tabakasını almak için bez kullanmak statik enerji oluşturabiliyor ki bu da plağı dinlerken istenmeyen seslerin duyulmasına yol açıyor. Anti-statik fırçayla; plak çizgileri doğrultusunda yuvarlak çizerek temizlemek en doğrusu. Temizlerken bastırmadan, narince silmek gerekiyor. Yine anti-statik solüsyon kullanırsanız, daha iyi olur. Gitti gidiyor'dan satın aldığım bu ürünleri siz farklı web sitelerinde de bulabilirsiniz. Fırça bir müddet sonra tozla doluyor. (temiz gibi görünen plaktan bile o kadar çok toz çıkıyor ki) Onu da sık sık temizlemeyi unutmayın. 




   Plakları üst üste saklamamaya özen gösterin. Üst üste bırakılmış plaklar zamanla şekilde bozulmalara, yamulmalara yola açabiliyor bu yüzden saklarken de dikkatli davranmak gerekir. 

    Pikabınızın iğnesi çok eskiyse, değiştirmeniz hem alacağınız ses kalitesini arttıracak hem de plaklarınızın ömrünü uzatacaktır. Bununla birlikte özellikle antika pikaplarda plağı koyduğumuz platonun matı çok fazla eskimiş, erimiş, yamulmuş olabiliyor. Gözle görülmese de plaklarınızın tam oturmasına engel olabiliyor. Yeni bir mat almanız (çok uygun fiyata plakçıklarda bulabilirsiniz ben Ceyhun Plaktan istediğim özelliklere sahip mat aldım, pekte memnunum.) yine sizin için daha mantıklı olacaktır.

26 Kasım 2014 Çarşamba

Yeni Yıl Telaşı

     Yeni yıl telaşı diye bir şey var. Sanki eski yılla var olan bütün sıkıntıları geri de bırakıp sıfırdan başlayacakmışız hissi yaratması pek güzel. Telaş dediysek ağaç süsleyelim, nerede eğlenelim, ne alalım, ne yiyelim değil tabisi, ben işin o kısımlarını hep son dakikaya bırakıp "bu sene de evde olalım yea.." deyip kendimi sokaklara atmanın yolunu buluyorum çok şükür. Yaşasın, yeni yılda herşey dahil safsatası altında harcanan paralar!! Her yeni yıla keseyi yamultmuş girdiğimden olsa gerek, sene içerisinde de beli doğrultmakta zorlanıyorum ama bunun hatalısı ben değilim, iktisadi doktrinler süre gelen yanlışı farketti.. İnsanoğlu irrasyonel kararlar alabilen bir varlık, benimle alakası yok tamamen doğamız gereği yani fitratımızda var! Bununla birlikte deliler gibi zıplayıp hoplayıp; gelecek olan iki günümü de haay beleş diye içen beni.. (sonuçta her şey dahil ya, o dakkadan sonra beleş oluyor bizim için yaşasın!) şeklinde söylentiler eşliğinde yorgunluk atmaya çalışmakla geçiriyorum. Ama eğleniyorum en nihayetinde, ohh yarasın. Ama ne alalım kısmı sıkıntı, birazcıkta gereksiz. Sevgililer hep hediye alsın; biz keyifle paketleri açarız. Allahtaaaan hiç bir şey bulamazsan geleneğe uy, don al durumu var ki seneyi tüm tanıdıklarıma don alarak kapatabiliyorum. Yeni yılda kırmızı donsuz kimse kalmasın! Tabi işin bu aşamalarına gelmeden önce bitmek üzere olan yılın son günlerin de biraz da eskiyen yılı gözden geçiriyorum. Geçen seneden bu seneye ne değişti saydın durdun diyorsan, kendi içimde iyi bir skora sahibim. Senden ne haber?

25 Kasım 2014 Salı

Birazda Bunu Konuşalım

      Gün geçmiyor ki "siz bilmiyorsunuz ama Amerika'yı müslümanlar keşfetti" kıvamında açıklamalara bir yenisi eklenmesin. Yani pozisyon değiştiğine göre basın danışmanlarının da daha tutarlı ve geçerli konuşma metinleriyle söz konusu kişinin hitap etmesini sağlaması lazım ama ne yazık ki durum pek böyle değil. "Kadın erkek eşit olamaz çünkü kadın çocuğunu taşıyor, çocuğunu emzirmek zorunda; erkeğin ise böyle bir sorumluluğu yok.." tarzında bir açıklama olamaz! Bir kere kadının çocuk doğurup bakmak görevi/mesleği, zorunluluğu değil! Kaldı ki tek başına yapılabilecek işler de değil.. Elbette ki hamilelik sürecinde yaşayacağı sıkıntılardan dolayı müsamma tanınması gerekir ancak bu onun bundan sonra ki fonksiyonunun çocuk bakmak olacağı anlamına gelmez! İşsizlik oranlarında ki artışı, kadının iş aramasına bağlayan zihniyetin; 2023 hedeflerinde kadının işgücüne katılımının %38 olmasını sağlayacağız demesi kadar komik ve rahatsızlık vericidir söz konusu konuşma. Kadınların hayatın her evresinde sosyal eşitlik istediğini, fitratında var olan farkındalığın ortadan kaldırılmasının konuyla uzaktan yakından alakası olmadığını anlamamış ve anlayamayacak kadar sığ bir konuşma. Tüm bunlarla birlikte adaletten bahsediyorsak bugün; 
2013’te öldürülen 214 kadın ve 10 çocuğu konuşmamız gerekir. Üstelik bu kadınların yüzde 13,5’i şiddet gördükleri için şikayetçi olduğu ya da koruma tedbir kararı çıkarttığı halde öldürülen kadınlar ve bu 13 kadının katilleri hakkında tedbir kararı sürmekteydi; dört kadının katilleri hakkındaki koruma tedbir kararları cinayetin hemen öncesinde sona ermişti; 12 kadın ise katilleri hakkında defalarca şikayette bulunmuş ancak talepleri cevapsız kalmış. 2013’te 167 kadın ve kız çocuğuna tecavüz etti/tecavüz girişiminde bulunuldu. Kadının erkek karşısındaki adeletinde durum bu, bunları konuşalım!

21 Kasım 2014 Cuma

Cam Şişelerden Fikirler

İçtiğiniz şarap şişelerini, edilen muhabbetlerin hatırına saklayanlardan mısınız? Ben öyleyim, bir türlü atmaya kıyamam ama tabi adet iki, üçü geçince etiketli renkli şişeler evin dekorunda rahatsızlık vermeye başlıyor. Ben genelde mum damlatıp evimin bir köşesinde sergilemeyi tercih etsem de İzmir'in sıcakları başladı mı sanat eserlerim(!) bir mayhoş oluyor ne yazık ki...  Madem öyle, atmamaya da kararlıyız... Ne yapalım diyorsanız buyurun size seçenekler:


   Aydınlatma fikri çok hoş ama kabul biraz komplike gibi duruyor, yapılamaz mı en azından masa lambası yapılabilir, denemeye değer.



Şişemizin altını keserek yerleştireceğimiz mumla pek ala görsel olarak çok şık mumluk elde edebiliriz. Hatta arzu edenler içerisine yerleştireceği fotoğrafla sakladığı şişeleri çerçeve olarak bile kullanabilir.



      Şişeleri dilediğimiz renkte boyayıp üzerine yerleştireceğimiz bir kaç kuru dalla vazo görünümü verebiliriz.

Kara tahta boyası benim en beğendiğim fikirlerden; mutfakta, salonda.. dilediğimiz yerde üzerine yazacağımız küçük notlarla sergileyebiliriz.


Cam boyası, kara tahta boyası gibi boyalarla boyayıp güzel şamdanlar elde edebileceğimiz gibi siyah elektirik bandı ile şişemizi kaplayarakta bu görüntüye ulaşabiliriz.

*görseller alıntıdır.
Bu şekilde kestireceğimiz bir paletle keyifli sohbet akşamlarımızda şişelerimizi sehpa ayağı olarak kullanabiliriz. Siz ne dersiniz, şöyle daha güzel olur diyebileceğiniz bir fikriniz var mı?

Ödemiş - Birgi

      İzmir'in Ödemiş ilçesine bağlı olan eskilerin köyü şimdinin mahallesi Birgi'yi görmediyseniz en kısa zamanda gezi programınıza alın derim. Baştan uyarıyım büyük beklentilerle gitmeyin... Otantik, muhteşem mimarisiyle dikkat çeken şipşirin bir dağ köyü burası. Öyle kalabalıkta değil üstelik, yani tam tadı çıkarılmalık! 




      Aydınoğullarına başkentlik yapmış bu şirin köyde Çakırağa Konağı, İmamı Birgivi Türbesi, Aydınoğlu Mehmet Bey Camisi gibi tarihi yerlerini görüp köy kahvesinde kahvelerinizi höpürdetmeden dönmeyin sakın. (Çakırağa konağına girişler 5 TL, müze kart ve maximum geçerli.)



Çakırağa konağı görkemli yapısı ve İzmir, İstanbul odaları ile görülmeye değer. 



     Birgi'ye girdiğiniz andan itibaren ahşap tabelalar gitmek istediğiniz yer konusunda sizi yönlendiriyor. Ancak Ödemiş Belediyesi'nin gideceğiniz yer konusunda kilometre belirtmemesinden dolayı boşu boşuna 15 km yol gidip, dağ tırmanıp geri dönebilirsiniz bizim gibi o yüzden köyün yerlilerine danışmadan şu da varmış atla arabaya gidelim yapmayın derim ben. Biz Yılanlı Kale'yi görmek için Bozdağ'ı epey tırmanıp baya bir gittikten sonra vazgeçip geri dönmek zorunda kaldık. En nihayetinde niye varamadık lan bu köye hala diye işkillenip Birgi'den sonra iki köy geçtikten sonra birine danışmayı akıl edebildik; sorduğumuz amca "9 km daha gidip arabayı bırakıp kendinizde 5 km tırmanıcaksınız, siz gidene hava da kararır" diyince gözlerimiz yuvalarından fırladı doğal olarak ve hızla geri döndük. Dönerken de güzel fotoğraflar çektik, iyi ki çıkmışız buraya kadar diyip kendimizi kandırdık. 



Birgi'ye kadar geldiyseniz köy kahvesinden de bir şeyler içip (fiyatlar çok uygun), teyzelerin yaptığı gözlemelerden yemeden gitmeyin, organik meyveler sebzelerse kasa kasa alınası... Ayrıca şuara TRT'de yayınlanan "Yeşil Deniz" dizisi ekibini köyün herhangi bir yerinde görebilirsiniz, şaşırmayın.  




Bu kadar yol geldik kalalım bari derseniz, çok fazla kalacak yer seçeneğiniz olduğunu söyleyemeyeceğim ancak şuradan hem konaklama hem de köyle ilgili bilgi alabilirsiniz.

14 Kasım 2014 Cuma

Bursa - Cumalıkızık

        Bursa'nın Yıldırım ilçesine bağlı mahallesi olan Cumalıkızık; Uludağ'ın eteklerine kurulmuş 5 kızık köyünden birisidir. Köyün taşları arasından akan suyu, (şimdilerde dere de su da pek kalmadı, eskiden nasılda güzeldi...) Osmanlı mimarisini taşıyan birbirinden güzel evleri ve 2014'te UNESCO Dünya Mirasları arasına girmesiyle adından pek bir söz ettiren köyü hala görmediysen çok şey kaybediyorsun demektir. 



        Esasen Kınalı Kar adlı Emrah'ın oynadığı diziyle popileritesini arttıran köy şu sıralar tam bir turizim cenneti haline geldi,  tabi eski doğal halini bilen ben için can sıkıcı olsa da hala çok güzel ve görülesi. Gidip gözleme yemeden, portakal reçeli, patlıcan reçeli almadan dönmeyin pişman olursunuz. Gitmişken kalayım derseniz pek bir alternatifiniz yok zira artık genel olarak köylüler de pek Cumalıkızık'ta kalmıyor, yazlık kıvamında değerlendiriyorlar belirli bir saatten sonra açık bir yer bulmakta çok zor. O yüzden en mantıklısı; kahvaltı, kahve keyfi şeklinde değerlendirmek. Ramazanlar da grupça gidip keyifli bir iftarda geçirebilirsiniz. Tabi bunun yanı sıra köyün doğal atmosferinde bolca fotoğraf çekmeyi, çekinmeyi sakın unutmayın.





12 Kasım 2014 Çarşamba

Tahta Kasalardan Yapılabilecekler

          Büyük pazarların bitiminde hepimiz yerlerde dağılmış, atılmış, bırakılmış kasalar görürüz. İşlevleri bitince kalıverirler orada. Şu ara coşan dekorasyon merakımla az maliyetle neler yapabilirim diye düşünürken bu manzaranın çağrışımı sonucunda bir kaç fikir buldum.

     Zımparaladıktan sonra boya, vernik... Orta sehpamız hazır bile.. Doğal dokusuyla da çok hoş duran kasaları sadece vernikleyerekte kullanabilirsiniz. Altına sabitleyeceğiniz minik tekerlerle çok daha kullanışlı bir ürün elde edebilirsiniz.



*görseller alıntıdır.

Yeni evimde kitaplığım var ama DVD'lerimi yerleştirebileceğim raflar düşünüyordum,  kitaplığımda kitaplarımdan yer kalmıyordu şimdi bu raflar kurtarıcım olacak. Sizlerde bu tarz ürünleri değerlendirebilir, daha kullanışlı hale getirerek maliyeti düşük, el emeği göz nuru ürünler elde edebilirsiniz.


10 Kasım 2014 Pazartesi

Moda, Almazsam Olmaz!

      Söz konusu giyim kuşamsa, biz kadınlar fazlaca ilgili olabiliyoruz.. Birbirinden güzel çantalaraayakkabılara duyarsız kalmaksa imkansız. Bir sürü giyebileceğim topuklu ayakkabım olsa da, yine de giyecek bir şeyim yokmuş gibi geliyor.. 
      
     Aksesuar konusunda pek ilgili olamasam da önümüz kışken siz atkı, bere, eldiven hazırlıklarınızı şimdiden yapın. Bu sene de kalem etekler fazlasıyla moda. Bence fiziği müsait her kadını altına giyeceği renkli bir stilettoyla inanılmaz şık yapıyor. Yani kalem etekler, elbiseler bu seneninde vazgeçilmezi.. Benden söylemesi.

    Ne zaman yün hırka görsem anneciğim, ben örerim boşver diyip beni oyalasa da (örene kadar mevsim geçiyor ama olsun el emeği göz nuru bir sürü şık yün hırkam oldu) artık dolabım da onlara da yer açtım. Siz de bu sene kış günleri sizi sıcak tutacak hırkaları dolabınızdan eksik etmeyin derim ben. Siz de benim gibi hiçbir sezon deri montların modasının geçmeyeceğini düşünüp, kış ortasında donmayı göze alıyorsanız, dolabınıza yenilerini eklemeyi çekinmeyin. Hele de altına giyeceğiniz şık bir deri botla şıklığınıza şıklık katacağınıza emin olabilirsiniz.

    Moda her sene farklı renkleri, desenleri önerse de, siz siz olun tarzınızdan ödün vermeyin. İlla her moda olan kıyafet güzel olacak diye bir kaide yok, sizin için en güzelini en iyisini bulmaya çalışın.  

Pek Güzel Coverlar

    Şarkıları genelde ilk haliyle, ilk sesle tanır biliriz. Kulağımızda da o haliyle kalır. Zaman zaman bazı şarkıcılar eski şarkıları yeniden yorumlayıp "cover"lasa da genel olarak ilk hali daha çok hoşumuza gider. Ancak kimi şarkılar var ki coverları orjinallerinden çok daha iyi olabiliyor. 



MFÖ'nün en sevdiğim şarkılarından olan "Sakın Gelme" pek bir güzel olmuş Ayrıca Ajda Pekkan'dan duymaya alışkın olduğumuz "Düşünme Hiç" parçasını da dinleyin. 


Aşık Veysel'in bu güzel eserini eminim bir çok kişiden duymuşunuzdur, bir kere de Luxus'tan dinleyin derim. Olymposta iken canlı performanslarını izleme fırsatı yakaladığım ve bayıldığım bu grubu şehrinize gelirse kaçırmayın derim. (Kadıköy sahne de pek sık çıkıyorlarmış diye duymuştum.)



Maroon 5'tan dinleyip sevdiğimiz "Moves like jagger" Tyler Ward yorumu da enfes. Ben hangisini daha çok sevdiğime bir türlü karar veremiyorum. (Diğer coverlarını da muhakkak dinleyin derim.)


Geçtiğimiz günler de 24. Akbank Caz Festivali kapsamında sahne alan Jamie Cullum'u dinleyebilenlerdenseniz kesinlikle çok şanslısınız!! İzmir de olduğum ve gidemediğim için kahrolduğum isimlerden birisi... Daha önce hiç dinlemediyseniz de sevebileceğinizi düşünüyorum, Rihanna'dan duyduğumuz bir şarkıyı ne kadarda güzel yorumlamış. 

Sizin sevdiğiniz coverlar  hangileri? Şunu da dinle bayılacalsın dediğiniz ne varsa çekinmeyin yazın efenim.

1 Kasım 2014 Cumartesi

Kasım Şarkıları

   Çayını, kahveni hazırladıysan... Biraz huzur, biraz enerji.. Ya da sen ne hissetmek istiyorsan. Bırak kendini bir kaç dakika..


Andru Donalds - Mishale


Kool & The Gang - Cherish


The Handsome family - Far From and Road


İbrahim Maalouf - True Story


Norah Jones - Come Away With Me