"Hayallerini yak evi ısıt..." çok eski zamanlarda okuduğum, kitabına da ismini veren Cezmi Ersöz şiiriydi. Bugün ne düşünüyordum bilmem bir şekilde aklıma düştü. Sanırım dünden bugüne hedeflediğim, planladığım şeylerle alakalıydı. Çok şey isteyip, çok farklı yerlere savrulmakla ilgili belki de...
O yüzden olsa gerek söylendim sanırım; "hayallerini yak evi ısıt!" En çok kendim olmaya ihtiyacım var şuara. Bir de gerçeklerle yüzleşmeye, an geliyor öyle çok kaptırıyoruz ki kendimizi hayallere. Ah o pembe diziler, gereksiz romantik komediler. Her şeyden çok kabullenip çözüm üretmeye ihtiyacımız var sanırım. İşimizi, geleceğimizi, sevdiğimizi, sevemediğimizi, isteklerimizi, amaçlarımızı... Sanırım diyorum ya hep, bir de emin olmaya ihtiyacımız var. Kesin, net ve en çokta hür! Ancak o zaman koşullar içinde hayaller var olur, umut olur. Bu sebepten artık sende "hayalleri yak evi ısıt."
herkes ara ara boyle dusunur ancak bır sure sonra gecer emın olun. Karamsar olmayın. :)
YanıtlaSilkaramsar olmak değilde, biraz gerçekçi olmak bütün mesele :) halet-i ruhiyem çok çabuk değişebiliyo, dediğiniz gibi; birkaç günü var :)
Sil"mutlu olmak için,aptal olmak gerekli" ymiş de, ama insan hem aptal olup hem hayal kuramıyor. nereden mi, biliyorum? bir aptala danıştım. bir seçim yapmalı; aptallık bir gerçek, hayal karın doyurmaz. yukarı baksan gökdelen, aşağı baksan yamalı asfalt, sorunlar o kadar çok ki, yakacak bir hayal bulsan, zaten dünyanın sayılı şanslılarından biri olursun. mesela insanları hayvanlardan ayıran temel özelliklerinden biri düşünmek değil, çoğu hayvan içine girdiği zor durumdan başarılı ve keskin zeka içeren bir manevrayla kurtulabilir, ama hayal edemezler. neden edemesinler? belki de ederler. biz henüz bunu araştıramıyoruz diye hayvanların hayal edemediklerini de nereden çıkarıyoruz. biz insanoğlu bayılıyoruz, yapamadığımız şeyleri başkalarının üzerine atmayı. buradan tüm insanlık adına, hayal kuramamakla itham edilen, hayvanlardan... neyse çok uzattım galiba. :)
YanıtlaSil